21 Nisan 2016 Perşembe

KİTAP YORUMU: HİÇ HESAPTA YOKTUN SEN - NAZMİYE SÜMER


Kitap Adı: HİÇ HESAPTA YOKTUN SEN
Yazar: Nazmiye SÜMER
Tür: Romantik, Aşk
Yayıncı: Mendirek Yayınları
Sayfa: 568

  Kendime yediremiyordum. Benimle evlenmek istediğini annesinin aracılığıyla ileten bu adam; kendini şimdi bana farklı bir kişi olarak tanıtıyordu.İntikam almam artık kaçınılmazdı.
  "Evli misin?" diye sorduğumda şaşırdı. "Hayır," dedi. 
  Soğukkanlılığımı korumaya çalışarak devam ettim.  "Peki, nişanlı olabilir misin ya da bir kız arkadaşın var mı?"derken göz ucuyla ellerine baktım. Bunu bilinçli yapıyordum.Sorduğum sorular onu şüphelendirmiş olmalıydı ki, bana tereddütle bakarken yine, "Hayır," dedi.  "Güzel!" dedim neşeyle. "Beni kaçırsana!" 
  Karadenizin hırçın dalgaları arasında hayat bulan, büyüleyici bir aşk hikayesi.

  Bir laf vardır büyüklerimiz bu konuda bizi hep uyarır. "Büyük lokma ye, büyük konuşma!" Bu cümleyi eminim sizde çok duydunuz. Zamanında bende çok duydum hatta büyük konuştum "asla yapmam!" dedim ve yaptım. Neyse konumuz ben değilim. :D Kitabımızın ana karakteri Şahsenem'de büyük konuşanlardan. Peki sizce ne oldu? Evet, evet! Doğru bildiniz büyük konuştu ve başına geldi. "Asla, bir Karadenizliyle evlenmem dedi ve tabi ki evlendi! :D


  Şahsenem, 23 yaşında idealleri olan çalışıp kendi ayakları üstünde durmak isteyen güzel bir genç kızdır. Rize'de ailesinin yanında yaşar. En büyük hayali kendi mesleğinde çalışmaktır. 8 yaşında annesini kaybetmiştir. Üvey annesi(öz annesinden ayırmaz kötü annelerden değil), amcasının kızı, halası, kardeşleri ve babasıyla kocaman bir ailedir Şahsenem.

  Üniversite mezunu olmak Karadeniz'in köylerinde evde kaldın anlamına gelir. Kimse okumuş gelin almak istemez. Bu durumdan oldukça rahatsız olan Şahsenem, "asla bir Karadenizli ile evlenmem!" diye büyük konuşur. İnsanların ve özellikle halasının okumuş olmasından dolayı söylediği laflardan bıkmıştır.

   Bir gün gizemli bir araba ilgisini çeker ardından araba daha sık karşısına çıkmaya başlar. Aracın içinde gördüğü adam daha çok ilgisini çeker. İlk gördüğü anda onu etkilemiştir fakat adamın yabancı olduğu her halinden bellidir. Bir gün evlerine Fatime halaları gelir. Uzun bir aradan sonra görüştükleri Fatime halaları hayırlı bir iş için gelmiştir. Şahsenem'i büyük oğlu Nadir'e istediğini söyler. Bunu duyan Şahsenem önce çok şaşırır ardından çok sinirlenir.  Kendisiyle evlenmek istediğini söyleyen adam zahmet edip gelmemiş annesini yollamıştır.

  Yakın zamanda gittikleri Üvey annesinin akrabasının kınasında gizemli adamla karşılaşır. Kendisine Ahmet diye tanıtan adam aslında Nadir'dir. Kınanın sonuna doğru bu durumu anlayan Şahsenem bir oyun oynamaya karar verir. Fakat bu oyun ikilinin yeni başlangıçları olur.

  Sanırım kitabı yeterince anlattım. =) Şimdi kitap hakkındaki düşüncelerime geçebilirim. Genel anlamda akıcı, güzel bir kitaptı. Şahsenem'in gözünden anlatılmıştı olaylar. Bazı olaylar fazla uzamış gibiydi. Bazen delirecek gibi oldum. Hele o küs oldukları dönemlerde kitabın içine girmek istedim resmen!

  Kitaptaki karakterlerin neredeyse hepsini çok sevdim. O kadar bizden, o kadar içtendi ki... En çok hoşuma giden ise karakterlerin isimleri oldu. Geleneksel isimleri çok seviyorum. Ayşe, Fatma, Emine bu tarz isimler daha samimi geliyor. Duygu yoğunluklarını da çok sevdim kitapta. Yaklaşık bir sene önce babamı kaybettim bu yüzden baba konusunda fazla hassasım. Biraz duygusal konuşmalar hemen ağlatıyor beni. İçim burkularak okudum. =(

  Kitabın başlarında konuya girene kadar biraz sıkıldım açıkçası. Fazla detay vardı. Sonrasında ise kitap çok akıcı ilerledi. Başlarda yazım yanlışı hiç yokken sonlara doğru biraz arttı. Çok fazla olmasa da dikkatimi çekecek kadardı. Özellikle alzheimer "alzaymır" olarak yazılmıştı. En bariz olan buydu. Neyse ben yine yorum yaparken ipin ucunu kaçırdım sanırım. Uzun lafın kısası güzel bir Karadeniz kitabıydı. Karadeniz'i çok seven birisi olarak hayran kalarak okudum. Karadeniz sevilmez mi? =)


KİTAPTAN ALINTILAR

- "Buradaki tüm kadınlar eziyet çekmeden kadın olamazlardı. Buralarda kadın demek; kahır ve çile çekmek demekti."

- "Merakıma yenilip istem dışı tekrar o asık suratlı adamı görmek için yolun karşısına kaçamak bakışlarla baktım. Oda bize bakıyordu ve şimdi yüzünde geniş gülümseme vardı. Aceleyle gözlerimi kaçırdım. Gülünce ne kadar yakışıklı olduğunu, daha da çekici olduğunu fark ettiğimde mideme kramp girdi."

- "Annem durumu sana anlatmış ve şu anda sen benimle görüşmeyi kabul edip konuştuğumuza göre sonuca vardığımızı düşünebilirim. Yani evlenme teklifimi kabul ettiğini düşünebilirim."

- "Savaş başlıyor. Galibi belli savaşın mağlubuna acımak yok."

- "Benim gözlerimdeki sabırsız ifadeyi görünce ona yakışmayacak kadar güvensiz bir sesle, hatta fısıltıyla "Seni... Seni seviyorum!" dedi. Şaşkınlık dolu bir nefes aldım."

- "Cansız resim diğerleri içindir. Benim için güzel ruhu olan bir insandın. O fotoğrafını gördüğüm an; işte hayatımın eksik yanını tamamlayacak olan kişi, dedim. Sende de eksik bir şeyler vardı ve onu da ben tamamlayacaktım."

- "Rizeli ya da Karadenizli erkekle evlenmeme yemini... Şu an kim derdi ki haftalar önce kendi kendime yemin ettiğimi. Şu an mutluluk ve heyecandan yerimde duramıyorum. Ne komik!"

- Başı yukarı kalkarken; "Neden öyle bakıyorsun? diye sordu.
 "Nasıl bakıyorum?" dedim şaşkınlıkla. Yine endişeli olup olmadığımı soracaktı. 
 "Aşık gibi," derken kıkırdadı.

- "Tahmin edebiliyorum. Hiç tanımadığın adam, senden kilometrelerce uzakta bir yerde ve senin için kalbi çarpıyor. Ve senin bundan haberin olmuyor, ruhun bile duymuyor. Müthiş!"

- Hafif bir sesle "Bu odanın içinde seni o kadar çok hayal ettim ki," dedi. "Şimdi buradasın! Ne kadar mutlu olduğumu, ne kadar heyecanlandığımı bilemezsin."

- "Pek aç değilim" diye itiraz etmeye çalıştım.
  "Bu balı aldığımız zamanı hatırlıyorsun, değil mi?" diye sordu.
   Elbette hatırlıyordum. İşte bu yüzden kıpkırmızı oldum. Genç adamın gözünden kaçmadı, neşeyle kıkırdadı.
  "Lezzetini unutmadığına sevindim."

- "Ona bu kadar yakın olmak harika bir duyguydu. Kendimi çöllerde susuz kalmış bedevi gibi hissediyordum."

PUANIM: 4/5

































Hiç yorum yok:

Yorum Gönder

Lütfen yorumlarımızı Türkçe karakterler kullanarak yapalım.